Manavgat Gezilecek Yerler
Açıklama: Gezilecek Yerler
Kategori: Manavgat Hakkında
Eklenme Tarihi: 28 Temmuz 2010
Geçerli Tarih: 29 Mart 2024, 18:45
Site: MANAVGAT - SİDE REHBERİ
URL: http://www.antalyarehberi.com/Manavgat/ant_detay.asp?rehberID=10
Manavgat Şelalesi
Manavgat
ilçesinin 3 km. kuzeyinde bulunan şelale, ilçe ile aynı adı taşır.
Şaşırtıcı bir yükseklikten dökülmesine karşın geniş bir alan üzerinde
gürül gürül akışı ile görülmeye değer bir manzara oluşturur. Şelalenin
hemen yanıbaşında doğa ile içiçe piknik yapılabilir ve çevresindeki
lokantalarda taze balık yenilebilir.
AntikKentler
Side:
Manavgat'a 7 km uzaklıkta olan Side tarihi bir yerleşim merkezidir.
Tarihçiler tarafından İ.Ö. 1405'te kurulduğu ifade edilen Side, İ.Ö. VI.
y.y ın yarısından itibaren, sırası ile, Lidyalıların, Perslerin,
İskender'in, Antiogonos'un, Ptolemaiosların egemenliğini tanımıştır.
İ.Ö. 215 ten sonra Suriye Krallığı'nın denetiminde imar edilip bir bilim
ve kültür merkezi haline getirilen kent İ.Ö. Apameia barışı ile Bergama
Krallığı'na bırakılmıştır, daha sonra Doğu Pamphilya bölgesi ile
birlikte bağımsızlığını koruyarak büyük bir ticaret donanmasıyla refaha
ve zenginliğe kavuşmuştur.
İ.Ö. 78 den sonra Roma egemenliğinde
bulunan Side, daha sonra Bizans egemenliğine girdi. İ.S. V. y.y. ve VI.
y.y. larda Psikoposluk merkezi olan Side en parlak devrini yaşamıştır.
Eşsiz
bir işçiliği olan kentin ana kapısı iki kule arasındadır. Side kentinde
iki ana cadde vardır. Bu caddeler Antik Çağın sütunlu caddelerine
örnektir. Kent kapısını geçtikten sonra yassı taşlarla döşeli alan bu
caddelerin başlangıç yeridir. Bu caddelerin her iki yanında sütunlu
portikler ve onların arkasında dükkanlar bulunmaktadır.
Surun
dışında, kent kapısını karşısında Anadolu'nu en büyük tarihi çeşmesi
"nymphaeum" vardır. Bu çeşmenin önünde geniş bir havuz yeri alır.
Tiyatrodan sonra geniş bir caddeden geçip anıtsal bir yapıya varılır. Bu
yapı boyutları 100x100 m. olan agoradır. Kentin Pazar yeri olan agora
portiklerle çevrilidir ve üç yanında dükkanlar yer alır. Agoranın
güneyindeki cadde üzerinde, üç salondan oluşan ve dört tarafı
portiklerle çevrili Gymnasium vardır. Kuzey- güney doğrultusundaki ana
cadde de Roma Döneminde yapılan kemerli bir yapı vardır. Side kentinin
tiyatrosunun mimarlık tarihi açısından önemi diğer roma tiyatroları gibi
dağ yamacına değil kemerli mekanlar üzerine kurulmuş olmasıdır.
Cavea,
oskestra ve scene olmak üzere üç bölümden oluşan tiyatro, Pamphylia
tiyatroları içinde en büyük ve anıtsal olanıdır ve 20.000 seyirci alacak
büyüklüktedir.
Side'nin surları dışında geniş mezarlıklar yer
alır ve bunların en önemlisi olan Batı Negropolü 1,5 km. uzaklıktadır.
Side'de ayrıca tapınaklar ve su kemerleri vardır. Tapınaklardan en
önemlileri Athena, Apollon ve Men tapınaklarıdır. Side'nin suyu yaklaşık
25 km. mesafeden, Oymapınar baraj gölü içinde bulunan dumanlı
kaynağından getirilmiştir. Bu su taşıma sistemi kimileri iki katlı olan
on su kemerinden oluşur. En büyüğü Oymapınar yakınında olup 40 gözlüdür.
Büyük
bir Roma Hamamı bugün müze haline getirilmiştir ve bölgenin en güzel
arkeolojik eserler kolleksiyonunu barındırır. XIII. y.y. da
Selçuklu'ların XIV. y.y. da ise Hamitoğulları ve Tekelioğullarının, XV.
y.y. da kesin olarak Osmanlı egemenliğine geçik kent bu dönemlerde
yerleşim yeri olmamıştır.
Halen, Roma ve Bizans dönemlerinin yapı
ve özelliklerini taşıyan kent surlarının bir çok yeri yıkılmışsa da
kara tarafındaki surların hemen tümü ayakta kalabilmiştir.
Selge:
Serik'in 35 km. kuzeyinde, Torosların güney yamacında, Köprü Çayı
(Eurymdon) yakınlarında eski bir dağ kenti olan Selge'ye Köprülü Kanyon
Milli Parkı'ndan sonra dik virajlı, 14 km.lik stabilize yoldan gidilir.
Doğa güzelliği bakımında çok zengin olan köprülü kanyondan geçen yol
üzerinde Göreme'deki Peri bacalarına benzeyen ve bütün dağ yamacını
kaplayan oyuntulu kayalar vardır.
Psidia'ya bağlı olup sonradan
Pampheylia sınırları içine alınan kent sırasıyla Lidya, Pers, İskender
ve Roma yönetimlerinde kalmıştır.
Kuzeydeki 5 kapılı ve 45
basamaklı tiyatrosu önemli anıtıdır. Kayalığa oyulmuş tiyatronun
güneyinde stadium ili gymnasium, batısında tavanı kartal motifi ile
süslü İon tipinde bir tapınak göze çarpar. Stadiumun güneyinde Çeşme ve
Agora bulunmaktadır. Kentin güneybatısına uzanan surların kuzeyinde
Artemis ve Zeus anıtları ile necropol yer almıştır.
Seleukia:
Side'nin 23 km. kuzeydoğusunda Sinler Köyü'ne ise yaya olarak bir saat
uzaklıkta bulunan bu antik kent Selevkoslar tarafından kurulmuştur.
Antik kentin özellikle çam ormanlarının süslediği çok güzel bir doğa
görünümü vardır. Bir tepe üzerine oturtulmuş olan kent tüm ovayı ve
denizi gözler önüne serer.
Kentin gelişmişliğinin göstergesi
olarak iki katlı agorası, bazilikası, sarnıç ve kanalizasyon sistemi
sayılabilir. Kent kazıları sırasında çıkarılan mozaikler bugün Antalya
Müzesi'nde sergilenmektir.
Etenna: Manavgat'ın 29.km kuzeyindeki
Etenna, bugünkü Sırt Köyü'nün üst tarafına düşen tepe üzerine
kurulmuştur. Bizans devrinde psikoposluk merkezi olduğu sanılan kentin
tepesinde Akropal kentin en yüksek ve en iyi korunan yeri ve
yamaçlarında yer alan, çevresi surlarla çevrili teraslardan ibarettir.
Kentin güneyinde ise Herron (yüceltilmiş bir ölü için yapılan mezar)
vardır. Bunlardan başka bazilika, agora, kilise, hamam ve sarnıçlar
önemli tarihi kanıtlardır.
Hanlar
Alarahan: Manavgat'dan
sonra batıya doğru gidince 9 km sonra alarahan'a varılır. 13. y.y. da
Selçuklular tarafından Konya ile güney kıyılarının başkenti Alanya
arasındaki ticaret bağlantısı sağlamak için inşa edilmiştir. Bu
kervansaray ile seyehat edenlerin ve tüccarların güvenli ve konforlu
konaklamaları ve dinlenmeleri sağlanmıştır.
Yaylalar
Köprüçayı Vadisinin ikiye ayırdığı Torosların üzerinde birçok yayla bulunmaktadır.
En
önemlileri Güğlenpınar ve Beloluk Yaylaları, Avanos Beliği, Tefekli
Bölgesinde Gücer Yaylası, Kesikbeli, Akçaalan Yaylası, Topalceviz, Alıç
ve Demre Yaylaları, Dumanlı Yaylası ile Bozburun Dağı eteklerindeki İkiz
Yaylasından oluşur. Köy halkının büyük çoğunluğu yazın yaylalara göçer.